İngiltere'nin Walsall kasabasında başlayıp, Hip Hop kültürüyle yoğurulan, graffiti sanatçılığı ile devam eden, daha sonra ise 90'lı yıllarda Ada'da çok popüler olan Hardcore müzik akımının etkisiyle başlayıp müzik endüstrisinin zirvesine kadar uzanan bir yaşam öyküsü Goldie'ninki.

En başından beri sokak kültürüyle iç içe olan bu ilginç adam, şu anda drum&bass olarak bildiğimiz soundun dünya çapında büyük kitlelerce tanınıp sevilmesinde en büyük paya sahip olan kişidir. 94 yılında çıkan ilk albümü 'Timeless', Hardcore/Jungle müziğinde bir milad olarak sayılmakta ve hatta Jungle'ın günümüzde Drum&Bass olarak adlandırılması sürecinin başlangıcı kabul edilmektedir. Reinforced adlı Jungle label'ında grafik sanatçısı olarak çalışmaya başlayan Goldie kendini bir anda 'Rufige Kru' ismiyle müzik icra ederken ve Perşembe geceleri Londra'nın 'Rage At Heaven' kulübünde Dj'lik yaparken bulur. Kısa zamanda da jungle'ın büyük isimleri LTJ Bukem Grooverider ve Fabio nun desteğini arkasına alarak çalışmalarının sürdürür.

Goldie'nin bu sıralarda çıkan 'Angel' isimli EP'si, Hardcore akımının o dönemlerde geçirdiği değişimin ve yeni arayışların en büyük habercisidir. O yıllarda özellikle daha karanlık ve sert bir formata bürünen Hardcore, kendi içinde yeni sesler, yeni tadlar arıyordu. İşte tam bu sırada Goldie, 'Timeless' isimli ilk albümünü Londra'nın en büyük ve bağımsız plak şirketlerinden biri olan London Records dan yayınlamayı başarır. Bu büyük bir başarıdır, çünkü bu albüm İngiltere'de büyük ve bağımsız bir plak şirketinden yayınlanan ilk 'jungle' albümüdür. Albümün bu başarısı bundan sonra gelecek olan jungle temsilcilerinin de önünü açar.

"Timeless"taki, gerek Urban Cookie Collective'den Dianne Charlemagne'ın etkileyici jazzy vokalleri gerekse Goldie'nin ragga ve breakbeat türlerinin başarılı füzyonundan oluşturduğu kendine özgü, yenilikçi, ritmik ve bir o kadar da etkileyici atmosfere sahip bu sound, şüphesiz albümün İngiltere listelerine 7. sıradan girmesinin en büyük etkenidir. Daha sonra müzik endüstrisini ve medyayı da arkasına alan Goldie, 90'lı yılların ortasında dünyayı kasıp kavuran ve hatta ülkemize de uğrayıp kısa bir süre sonra medyanın gözünden düşmesiyle tekrar çıktığı yere, yani 'yeraltı'na dönen jungle müziğinin dünyada tanınan en önemli temsilcisi ünvanını alır. Goldie'nin 'Saturnz Return' isimli 98 çıkışlı 2. albümü ilk'i kadar başarılı olamadıysa da ses getirmiş ve o yıllardaki jungle müziğinin nabzını tutmayı başarır. Oasis'in gitaristi Noel Gallagher ile gerçekleştirdiği "Temper Temper" isimli şarkı ise ilginç gitar sample'ı ve klibiyle o yıllarda televizyonlarımıza kadar konuk olur. Bu tarihten sonra 'jungle', müzik dünyasında bir daha eskisi kadar popüler olamasa ve büyük kitlelerce benimsenemese de İngiltere'de popülerliğini kısmen korur ve kendine sadık bir dinleyici kitlesini korumayı başarır. Goldie'nin Pazar geceleri Blue Note isimli kulüpte gerçekleştirdiği ve sahibi olduğu label'ı Metalheadz den de örneklerin verildiği 'Metalheadz Sunday Sessions' kendisine ve label'i MetalHeadz'e duyulan saygıyı perçinler.

'The World is Not Enough' isimli James Bond filminde ve 2001 yapımı İngiliz yönetmen Guy Ritchie imzalı 'The Snacth' filmlerinde kötü adamı canlandıran Goldie, edindiğimiz bilgilere göre şu sıralar yeni çıkaracağı 'Sonic Terrorism' isimli albümü üzerinde çalışmakta. Ayrıca halen başında olduğu label Metalheadz den daha önce çıkan ve başarılı olan ilk 2 serinin devamı olacak 'Platinum Breaks III'ün de hazırlıklarına son hız devam ettiği de kulağımıza gelen haberler arasında.

Christopher Çolak
22 Nisan 2002
Bu yazı daha önce İKSV'nin projesi olan İstanbuldostları.org'da yayınlanmıştır.