Reviews
Singles
Albums
Features
Interviews
Articles
Local
Clubs
Agenda
Music
Playlists
Labels

Almanya'dan techno: Monika Kruse & Chrıs Liebing
Sven Veath ve Dj Hell'den sonra Alman Techno Sahnesinin dünyada en çok tanınan ve ithal edilen prodüktör/Dj'leri, Monike Kruse ve Chris Liebing, "Phonem By Miller/Elektronik Müzik Platosu"nun kapanış partisine ev sahipliği yapacaklar.

Phonem Elektronik Müzik Platosu'nun kapanışı da en az açılışı kadar etkileyici ve heyecan verici olacak. Sebebine gelince, Techno'nun doğum yeri olan Detroit'ten gelen ustalarla başlayan festival, şu anda techno'nun beyni konumundaki Alman techno sahnesinden iki yıldız isimle son bulacak. Böylece techno müziğinin geldiği son nokta ve güncel Avrupa ve Amerikan techno'sunun temel farkları daha iyi belirlenmiş olacak.

Monika Kruse: Güzel! Kadından Güzel! Techno
Ex-manken Monika Kruse bence bir erkek gözüyle, dünya üzerinde dj kabinine en çok yakışan djane. (Kadın dj'lere böyle deniyor. Bu arada La.di.da'yı daha yeni olduğu ve aktif modellik hayatı devam ettiği için, Sandra Collins'i ise yakın zamanda emekliye ayrılacağı için çoktan eledim bile.)Tabii ki iş sadece güzellikle bitmiyor. Böyle baştan çıkarıcı ve progresif techno setleri çıkarabilmek herkesin harcı değil. Bu yüzden, bence yazımın Kruse'a ayırdığım bölümdeki başlık olayı direk özetliyor; güzel kadından güzel techno.

Kruse'un dj-setleri genel olarak yumuşak ve melodik olarak başlayıp giderek yükselen bpm'lerde gezinen ve sertleşen, bitişine doğru ise tekrar yumuşayıp sakinleşen bir yapıya sahip. Eklektik tabir edebileceğimiz techno setleri ve başarılı plak seçimleri, Kruse'un dünya çapındaki şöhretinin haklı sebebi.

Her kıtada yüzlerce kulüpte çalmış bir djane olarak Monika Kruse, çaldığı ortamdaki atmosferi ve havayı çok iyi tahlil ediyor ve plak seçimlerini bu doğrultuda yapıyor. Prodüktörlüğe adım attığı ilk dönemlerde Patrick Lindsey ile birlikte yürüttüğü "Monika Kruse@Voodoamt" projesi ise Kruse'nin gerçekten iyi bir kulağa ve yeteneğe sahip olduğunu kanıtlamıştı. Monika Kruse, iyi ki mankenlik kariyerine noktayı koymuş. Yoksa bu kadar büyük ve hoş! bir yetenekten mahrum kalacaktık.

Djane'lik kariyeri Münich'teki 'Babalu Bar'da funk ve hip hop çalarak başlayan Kruse, daha sonra Ultraschall kulübündeki dikkat çekici performanslarının yardımıyla ülke çapına açıldı. Bu dönemde, önemli Alman techno label'ları "A&R"(Kurbel'in alt label'ı) ve "Fine Audio"ya dahil olan Kruse, bu sayede tüm Avrupa'yı gezip yayınladığı mix albümlerini ve kendini tanıtma fırsatı yakaladı. Monika Kruse'nin mix albümleri yukarıda saydığım sebeplerden her zaman en çok satanlar listesinde ilk sıralarda yer almıştır.

Kruse, 1998 yılında ise Alman "Groove" dergisi tarafından, Sven Veath ve Dj Hell'in ardından en iyi 3.dj seçildi. Böylelikle İzlanda'dan Singapur'a tüm dünyada çalma fırsatı yakalayan Kruse, bir marka haline geldi. Dünya gezilerinden edindiği tecrübe ve ilham ile kendi plak şirketi "Terminal-M"i 2000 yılında kurdu.(Monika'nın M'si) Bu şirketten bir çok EP ve mix albüm yayınlayan Kruse, Alman techno sahnesine yön verir hale geldi. Aynı yıl muhteşem Love Parade'nin kapanış partisinde Carl Cox ve Takkyu Ishino ile birlikte 1.5 milyon kişiye çalmak ise Kruse'un kariyerindeki en üst nokta oldu. 'Monika Kruse' ismi, global techno arenasında en üst sıralarda yer alırken, trend ve yön belirleyici bir konumda bulunuyor.

Mr. Schranz: Chris Liebing
Sven Veath'in tahtını sallayan yegane dj, Chris Liebing. 3 pikabı Marco Carola ve ya Deetron kadar ustaca kullanabilen, mixing yetenekleriyle dinleyenleri çılgına çeviren ve müziğini dinlemeye gelenlerle her zaman sıcak temas kurabilen, kısaca her nabza göre şerbet (techno demeliyim aslında) veren muhteşem bir yetenek. Son dönemde Almanya'nın tüm dünyaya ihraç ettiği en önemli dj'lerden biri.
Özellikle Hollanda'da deliler gibi sevilen Liebing'e ikamet ettiği Frankfurt'ta ise resmen tapılıyor. Omen ve U60311 kulüplerinde aşırı izdihama sebep olan Chris Liebing, Veath'in booking şirketi ve kulübü Cocoon'daki 9 saatlik insan üstü performanslarıyla Veath'in gözünü korkutmuş gibi gözüküyor. Bu yüzden olsa gerek, Sven Veath devamlı dünyayı turluyor Cocoon'a ve Frankfurt'a pek uğramamaya özen gösteriyor. İşin şakası bir tarafa, Chris Liebing'in Frankfurt ve Alman techno arenasına damgasını vurduğunu anlamak hiç zor değil.

Liebing'in dj'lik kariyeri Frankfurt'taki "Red Brick" adlı mikro kulüpte hip hop ve house çalarak başladı. Zaman içinde değişen zevkleri ve gelişen yetenekleri ise onu Alman techno müzik arenasının zirvesine yerleştirdi. Perşembe günleri, Frankfurt'ta yayın yapan XXL radyosundaki "Pitch Control" programı Almanya'da en çok dinlenen programlardan birisi olma özelliğini taşıyor. Adeta lokal bir Pete Tong vakası ile karşı karşıyayız.

Carl Cox ve Sven Veath örneklerinde olduğu gibi biraz daha "commercial" tabir edebileceğimiz bir dj olan Liebing, kaliteli ve özgün prodüksiyonlarıyla bu etiketi üzerinden çabucak çekip atıyor. Zaten bu tip etiketler çoğu zaman prodüktörlere kedi istekleri dışında yapıştırılıyor. Açıkçası Carl Cox ve ya Sven Veath gibi isimleri çok meşhur ve göz önünde olmalarından dolayı "commercial" damgasıyla yargısız infaza tabi tutmak ve kalitelerini tartışmak oldukça yanlış ve gereksiz.

Chris Liebing'de verdiğim örneklere benzer şekilde son dönemde yakaladığı bu şöhreti, gerek setlerindeki kalite gerekse prodüksiyonlarındaki özgünlük ile son damlasına kadar hak ediyor ve bu konudaki cevabını verilmesi gereken yerlere en iyi şekilde ulaştırıyor.
Veath'in "Eye Q" label'ından ve "Fine Audio Recordings"den, ayrıca "Primate" ve "Audio"dan yayınladığı EP'ler ile başarısını pekiştiren Liebing son olarak kendi label'i "Stigmata" ve "CL-R"yi kurdu. Liebing şu anda şirketlerinin prodüksiyon ve bookingleriyle yoğun şekilde ilgilenmekte.
Chris Liebing, yakın zamanda Dj Hell ile birlikte layık görüldüğü "ulusal dj" imajını her geçen gün güçlendiriyor. Haftanın 6 günü farklı bir şehir ve ülkede çalan Chris Liebing, güncel techno'nun en heyecan verici ismi.

Christopher Çolak
14 Mart 2003
Bu yazı daha önce İKSV'nin projesi olan İstanbuldostları.org'da yayınlanmıştır.

Articles
 

Durum Değerlendirmesi Vol. 4

Durum Değerlendirmesi Vol. 4
Umarım görüşmeyeli güzel günler geçirmiş, anıları belleğinize işlemişsinizdir. more

Durum Değerlendirmesi Vol. 3

Durum Değerlendirmesi Vol. 3
Geçen sayıda yağmur bile yağmıyor derken şimdi her yer bembeyaz! Üstelik daha da ciddi soğuklarla… more

Durum Değerlendirmesi Vol. 2

Durum Değerlendirmesi Vol. 2
Şehre hala neredeyse hiç yağmur düşmese de sokaklar giderek kalabalıklaşmaya, hava soğumaya ve 'ortam' oluşmaya… more

Warp 20

Warp 20 Yaşında, Hala İlk Günkü Gibi Taze
Warp Öyle verimli bir ağaç ki, 20 yıldır dört mevsim meyve veriyor. İklim, deprem, kriz… more

Durum Değerlendirmesi Vol. 1

Durum Değerlendirmesi Vol. 1
Türkiye'nin en önemli müzik paylaşım merkezi ve kulübü olan Babylon yeni bir dergiyle karşımızda. Asıl… more

gigolo182cds

Abe Duque : American Gigolo II
'Büyük Elma'nın büyük techno prodüktörlerinden Abe Duque, International Deejay Gigolo Records’un ikinci mix albüm serisini… more
DJ Kicks : Daddy G, bekli de en iyisi!
Son olarak Norveçli prodüktör Erlend Øye’nin kendine has üslubuyla şekillenen DJ Kicks serisinin yeni versiyonunda… more
Tekrar et: Repeat Repeat - Squints
Repeat Repeat, adı gibi repetitif müzikler yapıyor mu sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz! Onların yaptığı: "Eğitimli dans pistleri… more
Techno'nun yükselen değeri Alexander Kowalski
Alman techno müzik arenasına adım attığı 1997 yılından günümüze, değişik takma adlar altında değişik plak… more
Stereo MC's festivaldeki en renkli konserdi
Festival programini ilk gördüğümde "-9. Uluslararası İstanbul Caz Festivali'nin en renkli ve çizgi dışı gecesi… more
Soğuk Şehirden Sıcak Sesler: NuSpirit Helsinki
Finlandiya’nın Helsinki şehrinden misafirlerimiz var. Afro, latin ve Afro-Amerikan etkileşimli sound’lar, funk, soul ve caz’ın… more
Caz ırmağının üzerinde elektronik köprüler
Her geçen gün daha da yoğunlaşan, belirginleşen bir birliktelik. Elektronika ve Caz. Caz ırmağının üzerindeki… more
Herbert yoktu , Pressure Drop ve Organic Audio vardı
10. İstanbul Caz Festivalinin kapanış aktivitesi Groovology, Matthew Herbert Büyük Bandosunun eksikliğine rağmen, Organic Audio… more
Elektronik müziğin akustik flörtçüsü Matthew Herbert
Elektronik müziğin akustik flörtçüsü, on parmağında on marifet Matthew Herbert, muhteşem bir orkestrasyonla oluşturduğu ‘The… more
House’a Fransız dokunuşu: Llorca
Ünlü Fransız aşçı Ludovic Llorca Şubat ayının 28'inde sevilen restaurant 'Babylon'da uygulamalı "French House" tarifleri… more
İskoçyalı Fransız: Aqua Bassino
Fransa, tarihinden bu günlere yadigar kalan milliyetçiliğini maalesef bir çok anlamda yitirdi. Verebileceğim en basit… more
Jay Kay ve çetesi İstanbul’da eylem hazırlığında
İçinizde, "Jay Kay'i tanımıyorum ki, o da kim?" diyenler var ise -ki ihtimal vermiyorum- onlara… more
Goldfrapp de 80’li yıllar virüsünü kaptı
Goldfrapp'de kendinden beklenmedik şekilde, etrafa yayılan elektro-clash ve elektro-pop virüsünü kapmış, yatağa düşmüş. İyileştiğinde ise… more
Rock’n Coke kasabasından izlenimler…
6-7 Eylül'de Hezarfen Havaalanı'nda Coca-Cola sponsorluğunda ve Pozitif, İKSV işbirliğiyle düzenlenen Rock'n Coke festivali'nin ardından… more
Kirk Degiorgio sunar: As One - So Far (So good)
Ubiquity Records'un önemli şahsiyeti As One'ın 12 yıllık müzikal yolculuğunu gözler önüne seren retrospektif albüm… more